.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Bab Mahkemesi 151 Numaralı Sicil (H. 1143-1144 / M. 1731)
cilt: 66, sayfa: 153
Hüküm no: 133
Orijinal metin no: [34b-1]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Borlu’lunun Akviran köyünden İbrahim’in ölümünden sonra oğullarına intikal eden tarlaların tasarrufu

Vilâyet-i Anadolu’da Bolu Sancağı’nda Borlu kazâsına tâbi‘ Akvirân nâm karye ahâlîsinden olup mahmiye-i İstanbul’da müsâfiren sâkin ebnâ-i sipâhiyân mütekā‘idlerinden <> Ömer Bey b. el-Hâc Abdi nâm kimesne meclis-i şer‘-i hatîr-i lâzımü’t-tevkīrde karye-i mezbûre ahâlîsinden bundan akdem vefât eden İbrahim b. el-Hâc Yusuf nâm müteveffânın sulbî kebîr oğlu işbu sahibü’l-vesîka Mehmed b. el-mezbûr İbrahim mahzarında ikrâr-ı tâm ve takrîr-i kelâm edip müteveffâ-yı mezbûr İbrahim’in ile’l-vefât taht-ı tasarrufunda olup karye-i mezbûre hudûdu dâhilinde vâki‘ ma‘lûmü’l-hudûd ve’l-kıt‘[a] tarlalar sulbî oğulları Yusuf ve Hüseyin ve merkūm Mehmed’e intikāl etmekle mezbûr Mehmed sagīr bulunmağla büyük karındaşı merkūm Yusuf vasîsi olmağla mezbûr Mehmed’in zarûr[et]-i nafakasıʼçün vesâyeten ve kendi hissesini asâleten ve gāib ani’l-meclis merkūm Hüseyin dahi kendi hissesini asâleten bâ-ma‘rifet-i sahib-i [arz] bedel-i medfû‘a ve makbûza merkūmân Yusuf ile Hüseyin ferâğ [ve] kasr-ı yed etmişidi. Elân vech-i muharrer üzere hakk-ı müfevvazımdır deyü zabt ve tasarruf üzere iken mezbûr Mehmed benim hâl-i sıgārımda zarûret-i nafakam yoğidiği ve tarlalar müşâ‘ ve müşterekdir ben zabtederim deyü sahib-i arz Za‘îm Ahmed Ağa hazır olduğu hâlde beynimizde münâza‘ât-ı kesîre ve muhâsamât-ı şedîde vâki‘ olmuşidi. El-hâletü-hâzihi beynimize muslihûn tavassut edip zikrolunan Yusuf’un ve Hüseyin’in ve mezbûr Mehmed’in babalarından intikāl edip benim tefevvüz eylediğim karye-i mezbûre hudûdu dâhilinde beyne’l-ahâlî ma‘lûmü’l-hudûd ve’l-kıt‘[a] tarlaların mecmû‘unu mezbûr Mehmed’e fâriğ ve kasr-ı yed etmek üzere elli guruş bedel-i makbûza sulh eylediklerinde ben dahi mecmû‘-ı tarla-yı mezkûru merkūm[a] ferâğ ve kasr-ı yed eyledim. Ol dahi bâ-ma‘rifet-i sahib-i arz olan işbu hazır bi’l-meclis mûmâ-ileyh Za‘îm Ahmed Ağa ma‘rifetiyle tefevvüz ve kabûl edip fîmâ-ba‘d tarla-yı mezkûrda benim kat‘a alâka ve medhalim kalmamışdır ve mezbûr Mehmed dahi bedel deyü bana medfû‘u olan elli guruş da‘vâsından benim zimmetimi ibrâ ve ıskāt edip vechen mine’l-vücûh ve sebeben mine’l-esbâb da‘vâ ve nizâ‘ım yokdur dedikde gıbbe’t-tasdîkı’l-mu‘teber mâ-hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu.

Hurrire fi’l-yevmi’l-hâmis aşer min-Zilka‘de li-sene selâse ve erba‘în ve mie ve elf.

Şuhûdü’l-hâl: Mehmed b. Halil, Mehmed b. Yusuf, Ali b. Mehmed, Mehmed Efendi b.

Abdullah, es-Seyyid Ahmed Çelebi b.( ), İbrahim b. Ahmed, Mustafa b. Derviş.