.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Bab Mahkemesi 151 Numaralı Sicil (H. 1143-1144 / M. 1731)
cilt: 66, sayfa: 241
Hüküm no: 240
Orijinal metin no: [59a-2]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Kütahyalı Durmuş’un Kütahya Valisinin kethudâsı Mehmed Ağa’ya karşı açtığı davada haksız olduğu

Fi’l-asl Kütahya ahâlîsinden olup mahmiye-i İstanbul’da müsâfiren sâkin Durmuş v. Agadik nâm zimmî meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde Kütahya vâlîsi sa‘âdetli Ebûbekir Paşa’nın sâbıkā kethudâsı olan râfi‘u’l-vesîka Mehmed Ağa b. Mustafa mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip mezbûr Mehmed Ağa Kütahya vâlîsi Ebûbekir Paşa’nın kethudâsı olduğu hâlde beni habs ve bi-gayr-ı hakkın yedimden yüz elli vakıyye kahvemi ahz u kabz etmekle suâl olunup mevcûd ise kahvemi müstehlek ise mislini bana teslîme mezbûr Mehmed Ağa’ya tenbîh olunmak murâdımdır dedikde gıbbe’s-suâl mezbûr Mehmed Ağa cevâbında fi’l-vâki‘ müdde‘î-yi mezbûr yedinden yüz elli vakıyye kahve kabzını ikrâr lâkin bundan akdem Kütahya’da vefât eden Kürd Mahmud nâm kimesnenin veresesi Mustafa müdde‘î-yi merkūm Durmuş zimmîyi Kütahya’da hâkimü’ş-şer‘i’ş-şerîf olan efendi huzûruna ihzâr ve mûrisimiz müteveffâ-yı mezbûrun sende bi-tarîkı’l-emâne beş yüz guruş vardır deyü da‘vâ ve müdde‘âların vech-i şer‘î üzere isbât eyledikden sonra taraf-ı şer‘den tahsîli için bana irsâl olundukda müdde‘î-yi merkūm Durmuş zimmî müteveffâ-yı mezbûr Kürd Mahmud’un veresesine ver deyü yüz elli vakıyye kahvesini bana teslîm ben dahi kabz ve emriyle verese-i müteveffâ-yı mezbûre teslîm eyledim deyü def‘le mukābele edicek gıbbe’l-istintâk ve’l-inkâr ve isre talebi’l-beyyine udûl-i ahrâr-ı ricâl-i Müslimînden olup Kütahya ahâlîsinden medîne-i Üsküdar’da Kefçe mahallesinde müsâfiren sâkin Halil Bey b. İbrahim ve Kādıoğlu Hânı’nda sâkin Süleyman b. Ebûbekir nâm kimesneler li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup istişhâd olunduklarında fi’l-vâki‘ işbu müdde‘î-yi mezbûr Durmuş zimmîyi Kütahya’da vefât eden Kürd Mahmud’un veresesi Mustafa Kütahya’da hâkimü’ş-şer‘i’ş-şerîf olan efendi huzûruna ba‘de’l-ihzâr mûrisimiz müteveffâ-yı merkūmun bi-tarîkı’l-emâne sende beş yüz guruşu vardır deyü ba‘de’d-da‘vâ ve’l-isbât taraf-ı şer‘den tahsîli için mezbûr Mehmed Ağa’ya irsâl olundukda merkūm Durmuş müteveffâ-yı merkūm Kürd Mahmud’un veresesi Mustafa’ya ver deyü bizim huzûrumuzda yüz elli vakıyye kahvesini [59b] mezbûr Mehmed Ağa’ya teslîm ol dahi yedinden ahz u kabz edip emri üzere müteveffâ-yı merkūmun veresesine teslîm eyledi biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iye eylediklerinde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olmağın mûcebiyle mezbûr Durmuş mu‘ârazadan men‘ birle mâ-hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu.

Fî 14 min-Zilhicceti’ş-şerîfe sene [1]143.

Şuhûdü’l-hâl: Umdetü’l-kuzât Abdullah Efendi Musazâde, Fahrü’l-müdderisîni’l-kirâm Mehmed [b.] Abdullah Efendi, Mehmed Efendi b. İbrahim Efendi, Mehmed Ağa b. Mehmed kethudâ-yı muhzırân, Salih Çelebi b. Süleyman muhzır, Memiş Ağa b. Çukadâr.