.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Bab Mahkemesi 172 Numaralı Sicil (H. 1152-1153 / M. 1740)
cilt: 69, sayfa: 329
Hüküm no: 327
Orijinal metin no: [48a-1]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Fatıma bt. Mehmed eşi Çizmeci Ömer’den muhâlaa ile boşanmış olduğundan nafaka talep edemeyeceği

Mahmiye-i İstanbul’da Seydi Ömer mahallesinde sâkine Fâtıma bt. Mehmed nâm hatun ve zâtı ba‘de’t-ta‘rîfi’ş-şer‘î meclis-i şer‘-i hatîr-ı lâzımü’t-tevkīrde bâ‘is-i hâze’l-kitâb Mustafa b. Mehmed nâm kimesne mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip zevcim gāib ani’l-beled Çizmeci Ömer b. Ali nâm kimesne târîh-i kitâbdan üç ay mukaddem diyâr-ı âhara gider olduğunda beher mâh ikişer guruş nafakamı mezbûr Mustafa’ya havâle-i sahîha-i şer‘iyye ile havâle eyledikde ol dahi ber-vech-i muharrer havâle-i mezkûreyi kabûl etmeğin hâlâ üç ayda müctemi‘ altı guruşu merkūm Mustafa’dan taleb ederim suâl olunsun dedikde gıbbe’s-suâl mezbûr Mustafa cevâbında fi’l-hakīka havâle-i mezkûreyi ikrâr lâkin müdde‘iye-i mezbûre Fâtıma Hatun zevci merkūm Çizmeci Ömer diyâr-ı âhara gitmezden üç gün mukaddem üç bin akçe mehr-i müecceli ve nafaka-i iddet-i mu‘ayyene-i ma‘lûmesi üzerlerine ve meûnet-i süknâsı dahi kendi üzerine olmak üzere merkūm Ömer ile muhâla‘a-i sahîha-i şer‘iyye ile hul‘ olup ol dahi hul‘-i mezbûru ba‘de’l-kabûl hukūk-ı zevciyete müte‘allıka âmme-i da‘vâdan her biri âharın zimmetini ibrâ ve ıskāt etmekle nafaka mutâlebesinden zimmetim berî olmuşdur deyü def‘le mukābele edicek gıbbe’l-istintâk ve’l-inkâr mezbûr Mustafa’dan def‘-i mezkûruna beyyine taleb olundukda udûl-ı ahrâr-ı ricâl-i Müslimînden ve mahalle-i mezbûre ahâlîsinden es-Seyyid Mehmed Çelebi b. Ahmed ve İbrahim b. Ahmed nâm kimesneler li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup istişhâd olunduklarında fi’l-vâki‘ işbu müdde‘iye-i mezbûre Fâtıma Hatun zevci merkūm Çizmeci Ömer ile diyâr-ı âhara gitmezden üç gün mukaddem üç bin akçe mehr-i müecceli ve nafaka-i iddet-i mu‘ayyene-i ma‘lûmesi üzerlerine ve me’ûnet-i süknâsı dahi kendi üzerine olmak üzere muhâla‘a-i sahîha-i şer‘iyye ile hul‘ olup ol dahi hul‘-i mezbûru ba‘de’l-kabûl hukūk-ı zevciyete müte‘allıka âmme-i da‘vâdan her biri âharın zimmetini ibrâ ve ıskāt eyledi biz bu husûsa şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye ettikde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olmağın mûcebince müdde‘iye-i mezbûre Fâtıma Hatun bî-vech mu‘ârazadan men‘ birle mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.

Fî-selhi Saferi’l-hayr sene 1153.

Şuhûdü’l-hâl: es-Seyyid Mustafa b. es-Seyyid Hasan Ruhalı, es-Seyyid Ali b. Mehmed, el-Hâc Mustafa Arabzâde, Du‘âcı Molla Hüseyin