|
Bab Mahkemesi 172 Numaralı Sicil (H. 1152-1153 / M. 1740) cilt: 69, sayfa: 359 Hüküm no: 360 Orijinal metin no: [54b-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Vermesi gerekenden daha düşük cizye kâğıdı alan şahısların davalarının kenar mahkemelerde değil başdefterdar yanında görülmesine dair ferman kaydı
Tebdîl fermânı
Akzâ kuzâti’l-Müslimîn evlâ vülâti’l-muvahhidîn ma‘denü’l-fazli ve’l-yakīn râfi‘ü a‘lâmi’ş-şerî‘ati ve’d-dîn vârisü ulûmi’l-enbiyâi ve’l-mürselîn el-muhtassu bi-mezîdi inâyeti’l-meliki’l-mu‘în İstanbul ve Galata ve Haslar kādıları -zîdet fezâiluhüm- tevkī‘-i refî‘-i hümâyûn vâsıl olucak ma‘lûm ola ki, bin yüz elli üç senesine mahsûb olmak üzere İstanbul ve tevâbi‘i cizyesi cibâyetine memûr kıdvetü’l-emâcid ve’l-a‘yân Hasan -zîde mecdühû- Dîvân-ı hümâyûnuma arzuhâl edip İstanbul ve tevâbi‘inde sâkin ehl-i zimmet kefere ve Yahûdi tâifesinin ekseri mün‘im ve bâzergân ve tüccâr ve dülger kalfaları ve sıvacı ve hamamcı ve kürkçü ve kalpakçı ve kârhâneci ta‘bîr olunur dülger makūlesinden olup fâhir libâs ile mülebbes olmalarıyla ekseri a‘lâ cizyesine müstahık iken evsat ve evsata müstahık iken ednâ cizyesin vermeye tasaddî ile cibâyet-i mîrîye gadr ve mukāyese i‘tibâr olunan a‘lâ ve evsat evrâklarının noksân sürülmesine bâ‘is olmalarıyla ol makūlelerin rakabesi üzerine madrûbe olan cizyeleri alındıkdan sonra eşedd-i ukūbet ile îcâb eden cezâları tertîb olunmak berât-ı âlîşânım şurûtunda musarrah iken tâife-i mezbûre mütenebbih olmayıp sene-i sâbıkada aldığı cizye kâğıdlarını ihtifâ ve bir tarîkıyle âhar yerden cizye evrâkı tedârik edip ahz olundukları çarşı ve pazarda kavgaya tasaddî ve ba‘zıları dahi şirrete sülûk ve kenâr mahkemelerine geçip ta‘cîz etmeleriyle fîmâ-ba‘d her kimin da‘vâsı zuhûr eder ise kenâr mahkemelerine vardıklarında hâkimü’l-vakt olanlar başdefterdârım -dâme uluvvuhû- nun muvâcehesinde görülmek üzere ve şurût-ı berâta tatbîk olunarak şer‘le da‘vâlarına faysal verilmek için emr-i şerîfim ricâ eylediği ecilden Hazîne-i âmiremde mahfûz olan harac muhâsebesi defterlerine nazar olundukda ehl-i zimmetin ve emred mürâhık hükmüne dâhil olup şer‘an cizyeye müstahık olan gulâmlarının bir ferdi hâric ve kâğıdı kalmamak şartıyla vech-i şer‘î üzere tahammül ve istihkāklarına göre evrâkları verilmek berât-ı âlîşânım şurûtunda musarrah iken İstanbul’da tüccâr ve sıvacı ve hamamcı ve kârhâneci ve dülger kalfaları ve ba‘zı sanâyi‘ ustaları ekseri a‘lâya müstahık iken istihkāklarına göre a‘lâ evrâkı almayıp evsat kâğıdı alırız deyü nizâ‘ ve ba‘zı tüvânâ rencberler evsata müstahık iken hile ile ednâ kâğıd alıp mâl-ı mîrîye gadr etmeleriyle ol makūlelerin yedlerinde olan evrâklarına i‘tibâr olunmayıp vech-i şer‘î üzere tahammül ve istihkāklarına göre evrâkları tebdîl ve cizyeleri mâlı berât-ı âlîşânım şurûtu üzere cibâyet ettirilip bir ferde ta‘allül ve muhâlefet ettirmemek ve ehl-i zimmet kefere cizyeleri’çün bu makūle iddi‘âya tasaddî eylediklerinde bilâ-fermân etrâfda olan mahkemelerde da‘vâları istimâ‘ olunmayıp vech-i şer‘î üzere mukayyed olan şurûtuna tatbîk olunarak başdefterdârım -dâme uluvvuhû- muvâcehesinde da‘vâlarına faysal verilmek üzere emr-i şerîfim verildiği derkenâr olunup i‘lâm olundukda imdi derkenârı mûcebince amel olunmak bâbında fermân-ı âlîşânım sâdır olmuşdur, buyurdum ki, hükm-i şerîfim vardıkda bu bâbda sâdır olan emrim üzere amel edip dahi vech-i meşrûh üzere bin yüz elli üç senesine mahsûben İstanbul ve tevâbi‘i kefere cizyesi cibâyetin mûmâ-ileyhin uhdesinde olup bu makūle ehl-i zimmet kefere re‘âyâsının hilâf-ı şurût zuhûr eden da‘vâları mahkemelerde istimâ‘ olunmayıp vech-i şer‘î üzere şurûtuna tatbîk olunarak başdefterdârım müşârün-ileyhin muvâcehesinde faysal verilmek üzere şurûtu mukayyed olmağla vech-i meşrûh üzere mukayyed olan şurûtu ve işbu emr-i şerîfimin mûcebince âmil olup hilâfına rızâ ve cevâz göstermeyesin şöyle bilesin alâmet-i şerîfe i‘timâd kılasın.
Tahrîren fi’l-yevmi’s-sâmin ışrîn min-Zilhicceti’ş-şerîfe li-sene isnâ ve hamsîn ve mi’e ve elf.
Kostantıniyye el-mahmiye
|