Anadolu Sadareti Mahkemesi 1 Numaralı Sicil (H. 1247-1250/ M. 1831-1834) cilt: 93, sayfa: 52 Hüküm no: 14 Orijinal metin no: [5a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Zünnunâbad kazasındaki Şeyh Elvan Çelebi Vakfı’da hak sahiplerinden Mustafa’ya hissesinin tevcihi
Ma‘rûz,
Sâdır olan fermân-ı âlîlerine imtisâlen işbu arz ve derkenâra ba‘de’n-nazar dârende-i arz merkūm Mustafa İslâmbol’da du‘âhânemizde ma‘kūd meclis-i şer‘a celb ile istikşâf-ı hâl için istintâk olundukda, ber-mantûk-ı kuyûd Zünnunâbad kazâsında vâki‘ Şeyh Elvan Çelebi merhûmun tekye ve mezrâ‘ası vakfının tevliyeti öteden berü mutlaka evlâd ve evlâd-ı evlâda meşrût olmak üzere tasarruf olunarak tevliyet-i mezkûre mutasarrıflarından biri fevt oldukda hissesi evlâdına verilegelip amel-i kadîm bu vechile cârî olagelmekle tevliyet-i mezkûrenin yevmî bir buçuk akçe ile bir buçuk rub‘ hissesine mutasarrıf olan babam İbrahim bundan akdem fevt oldukda ammimiz Mehmed Râgıb Efendi bir takrîb üzerine tevcîh ve berat ettirip ba‘dehû karındaşlarım Mehmed ve Ahmed nâm kimesneler beni asla zikr ve ifâde etmeyerek Dîvân-ı hümâyûna arzuhâl takdîmiyle bi’l-istid‘â sadr-ı Anadolu-yı esbak i‘lâmıyla ammimiz mezbûrun ref‘inden üzerlerine tevcîh ettirmişler ise de ben ol târihde diyâr-ı âharda bulunduğumdan mahrûm kalmamla ber-muktezâ-yı şerî‘at-i garrâ bu makūle mutlaka evlâda meşrût olan vakfın tevliyetine derece ve butûn-ı mütesâviye ve mütehâlifede bulunan cemî‘ evlâd-ı vâkıf seviyen mutasarrıf olmak lâzım gelir ise de karındaşlarım mezbûrân yalnız babamız müteveffâ-yı merkūmun hissesine râzı ve kāni‘ olduklarına binâen ben dahi ziyâde hisse mutâlebesiyle müsâvat dâ‘iyesinde olmayıp ancak karındaşlarıma müşâreketi ihbâr etmemle sâlifü’z-zikr bir buçuk rub‘ hisse teslîs olunup sülüsü karındaşlarım mezbûrânın ref‘lerinden bana tevcîh olunmak niyâzımdır ve bu kere mezbûrun takrîri vâkı‘a mutâbık ve nefsü’l-emre muvâfık olduğunu ve bu dahi müteveffâ-yı mezbûrun sulbî sahîh oğlu ve merkūmân Mehmed ve Ahmed’in li-ebeveyn karındaşları olup ol târihde diyâr-ı âharda bulunduğundan mahrûm ve mağdûr olduğunu kazâ-i mezbûr ahâlîsinden Bölükbaşıoğlu es-Seyyid Hüseyin b. Mustafa ve Mehmed Râşid b. İsmail nâm kimesneler alâ-tarîkı’ş-şehâde ihbâr etmeleriyle bu sûretde ber-mûceb-i arz ve ihbâr sâlifü’z-zikr bir buçuk rub‘ hissenin sülüsü mezbûrânın ref‘lerinden bi’r-rızâ merkūm Mustafa’ya tevcîh olunmak bâbında emr [ü] fermân hazret-i veliyyü’l-emrindir.
Fî 7 M sene [12]48
|