Bab Mahkemesi 397 Numaralı Sicil (H. 1255-1256 / M. 1839-1840) cilt: 95, sayfa: 377 Hüküm no: 572 Orijinal metin no: [76b-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Trabzonlu Ümmügülsüm Hatun’un Abdülaziz’e açtığı bağ ve bahçeye ait mülkiyet davasının mahallinde görülmek üzere Trabzon’a havale olunduğu Mahalline havâle Ma‘rûz Vilâyet-i Anadolu’da Trabzon kazâsı kurâlarından Kastamonu karyesinde sâkin iken bundan akdem vefât eden Mehmed b. Abdullah b. Abdurrahman’ın verâseti zevce-i menkûha-i metrûkeleri Âişe bt. Abdullah ve Emine bt. Abdullah nâm hatunlar ile merkūme Emine Hatun’dan mütevellidler sulbiye kebîre kızları Ümmügülsüm ve Fâtıma ve diğer Âişe ve Rebibe hatunlar ve li-ebin kız karındaşı Penbe Hatun’a münhasıra olduğu lede’ş-şer‘i’l-enver zâhir ve mütehakkık oldukdan sonra verese-i merkūmeden mu‘arrefetü’z-zât bint-i merkūme Ümmügülsüm Hatun İstanbul Bâb Mahkemesi’nde meclis-i şer‘de Abdülaziz b. Mehmed nâm kimesne muvâcehesinde karye-i mezbûrede vâki‘ her biri ma‘lûmü’l-hudûd ve’l-müştemilât kürûmu mülk bir kıt‘a bağ ve bir kıt‘a bahçe mûrisimiz babamız müteveffâ-yı mezbûrun hayatında ile’l-vefât yedinde mâlı olup ba‘de vefâtihî benimle verese-i mezbûresine mevrûs oldukdan sonra ben verese-i merkūmât Âişe ve Emine ve diğer Âişe ve Rebibe ve Penbe hatunların sâlifü’l-beyân bağ ve bahçede olan hisse-i irsiyelerini dokuz yüz guruş semen-i medfû‘a iştirâ edip ol vechile zikr olunan bağ ve bahçenin mecmû‘u ırsen ve şirâen yedimde mülküm iken zevcim gāib ani’l-meclis Mehmed b. Hüseyin nâm kimesne zikrleri mürûr eden bağ ve bahçeyi fuzûlî iznim olmaksızın mezbûr Abdülaziz’e bin yüz guruşa bey‘ ü teslîm edip lâkin ben bey‘-i mezkûru mücîze olma[ma]mla zikirleri mürûr eden bağ ve bahçeyi mahâllinde bana teslîme mezbûr Abdülaziz’e tenbîh olunmak matlûbumdur deyü da‘vâ ettikde ol dahi cevâbında mârrü’l-beyân bağ ve bahçeyi gāib-i mezbûr Mehmed mülkü olmak üzere bana bey‘ etmişidi deyip lâkin zikr olunan bağ ve bahçeye [bahçe] menkūl kābilinden <> olma[ma]ğla mahâllinde hudûdu ta‘yîn ve irâe olunarak ber-nehc-i şer‘î terâfu‘ olunmak iktizâ eylediği tarafeyne [tefhîm] olunduğu huzûr-ı [âlîlerine i‘lâm olundu] Fî 2 Rebî‘ülevvel sene [1]256