Anadolu Sadâreti Mahkemesi 2 Numaralı Sicil (H. 1251-1257/ M. 1835-1841) cilt: 94, sayfa: 69 Hüküm no: 33 Orijinal metin no: [7a-2] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Raziye Hanım’ın babası Mustafa’nın terekesinden dolayı, vefat eden kardeşi İbrahim’in çocukları ile muhakeme olunması Ma‘rûz, Sâdır olan fermân-ı âlîlerine imtisâlen arzuhâle nazar olundukda Karahisar-ı sâhib sancağında vâki‘ Sandıklı kasabası hânedânından Hacımusaoğlu demekle ma‘rûf Hacı Mustafa nâm kimesne bundan akdem fevt oldukda sulbiye kızı sâhibe-i arzuhâl Raziye nâm hatun sagīre bulunduğundan karındaşı olup müteveffâ-yı merkūmun kebîr oğlu İbrahim nâm kimesne babası merkūmun terekesi olan bi’l-cümle emvâl ve emlâk ve zimem-i nâsda olan hukūkunu müstakıllen ahz u kabz edip ba‘dehu mezbûre Raziye bâliğa oldukda zimemât-ı mezkûre henüz tahsîl ve kabz olunmaksızın mezbûre Raziye’ye bir mikdâr nesne i‘tâsıyla bâkī on bin guruşdan mütecâviz hisse-i irsiyesi merkūm İbrahim yedinde alacağı kalmış ve el-hâletü hâzihî mezbûr İbrahim fevt oldukda mezbûre Raziye ber-vech-i muharrer bâkī kalan hisse-i irsiyesini merkūmun terekesine vâzı‘u’l-yed olan zevcesi ve kızları Âişe ve Hadice ve Fâtıma nâm hatunlardan taleb eyledikde mezbûrât cevâblarında sen babamız müteveffâ-yı mezbûrun sağlığında husûs-ı mîrâsdan babamız müteveffâ-yı merkūm ile ma‘lûmü’l-mikdâr meblağ üzerine sulh olmuş idin deyü def‘ ve ibtâl-i hak sevdâsında olduklarını bahisle tarafından vekîli olan zevci Mustafa ile mahâllinde terâfu‘-i şer‘ ve ihkāk-ı hak olunmak bâbında livâ-i mezbûr mutasarrıfına hitâben bir kıt‘a emr-i âlî sudûrunu istid‘â-yı inâyet eylediği hülâsa-i arzuhâlinden müstebân olmağla fi’l-hakīka mezbûre Raziye ba‘de’l-bülûğ karındaşı müteveffâ-yı merkūm İbrahim ile şerâit-i sulh mevcûd olduğu hâlde alâ-tarîkı’t-tehârüci’ş-şer‘î sulh olmayıp ve ba‘de’l-bülûğ bilâ-özr-i şer‘î on beş seneden mütecâviz zamân mürûr etmemiş olduğu hâlde karındaşı mezbûr İbrahim’in tereke-i vâfiyesine vâzı‘u’l-yed olan veresesi mezbûrât ile mahâllinde bi’l-muvâcehe terâfu‘-i şer‘-i şerîf ve ihkāk-ı hak olunmak iktizâ etmekle vech-i meşrûh üzere terâfu‘ları bâbında livâ-i mezbûr mutasarrıfı nâibine hitâben bir kıt‘a emr-i âlîşân i‘tâsı menût-ı re’y-i âlî idüğü huzûr-ı [âlîlerine i‘lâm olundu]. Fî 27 Ca sene [12]53.